Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Keçeli basın toplantısında konuştu: (1)
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Öncü Keçeli, İsrail’in Gazze’deki Refah kentine yönelik saldırılarından Türkiye’nin rahatsız olduğunu belirterek, “Refah’ta yaşananlar, İsrail’in Gazze halkına yönelik zulmünün kategorik olarak yerinden edilme noktasına geldiğini gösteriyor. Bu, başta da söylediğim gibi, uluslararası anlamına geliyor. “Hukuk açısından ve uluslararası insancıl hukuk açısından suç teşkil etmektedir. Bunun bir an önce durdurulması gerekiyor.” dedi.
Keçeli, Dışişleri Bakanlığı’nda düzenlenen basın toplantısında gündemi değerlendirdi ve basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
Keçeli, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın göreve geldiği Haziran 2023’ten 31 Aralık sonuna kadar 5 dünya turuna denk gelen 212 bin 950 kilometre yol kat ettiğini, 2020’den bu yana da çok yoğun bir diplomatik takvimin devam ettiğini söyledi. “Ankara ve İstanbul’da onlarca konuğumuzu ağırladık, bunların 8’i dışişleri bakanıydı.” dedi.
Fidan’ın yurt dışında 8 ikili ziyaret yaptığını, bir kez de Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin (BMGK) Filistin konulu toplantısına katılmak üzere New York’a gittiğini ve burada birçok görüşme yaptığını hatırlatan Keçeli, Fidan’ın Balkanlar’a yaptığı ziyaretin oldukça olumlu geçtiğini söyledi. ve kapsayıcı.
Fidan’ın Libya ziyaretine değinen Keçeli, Trablus’ta gerçekleştirilen temaslarda Türkiye’nin Libya’nın bütünlüğü, istikrarı ve refahına verdiği değeri yinelediğini ve bu mesajları Libya’daki tüm taraflara ilettiğini belirterek, Bingazi Başkonsolosluğu’nun da bu ziyareti gerçekleştirdiğini ifade etti. çok kısa sürede faaliyete geçmesi planlanıyor. getirilmiş. Keçeli, yarın Gürcistan ve Macaristan dışişleri bakanlarını ağırlayacaklarını belirtti.
Sözcü Keçeli, Bakan Fidan’ın Münih Güvenlik Konferansı’na katılacağını, 20’ye yakın ikili görüşme gerçekleştireceğini ve Münih’te Gazze’de yaşanan insani trajediye ilişkin mesajlar vereceğini açıkladı.
Fidan’ın, Münih’teki temaslarının ardından Brezilya’nın Rio de Janeiro kentine giderek G20 Dışişleri Bakanları toplantısına katılacağını belirten Keçeli, bu yılki toplantının ana temasının “Adil Bir Dünya ve Sürdürülebilir Bir Gezegen İnşa Etmek” olduğunu söyledi. Fidan’ın burada birçok toplantıya katılacağını söyledi. kayıt edilmiş.
Antalya Diplomasi Forumu
Kahramanmaraş merkezli deprem nedeniyle 2023 yılında Antalya Diplomatik Forumu’nun (ADF) düzenlenemeyeceğini hatırlatan Keçeli, bu yıl ADF’nin 1-3 Mart tarihlerinde düzenleneceğine dikkat çekti.
Keçeli, “Bu yılın ana teması ‘Kriz Zamanlarında Diplomasiyi Öne Çıkarmak’. Bu ana tema altında yapay zekadan arabuluculuğa, bölgesel sorunlardan gıda krizine kadar birçok konuda toplantılar yapılacak. Bu aşamada 40 panellerin de düzenlenmesi bekleniyor. Bu paneller arasında Gazze’ye özel üst düzey bir toplantı da olacak.” “Bir panel düzenlenecek.” Sanki konuşuyordu.
Toplamda 2 bine yakın katılımcının yer aldığı 1. Antalya Diplomatik Forumu’na 10 devlet başkanı ve 43 bakanın katıldığını vurgulayan Keçeli, 2022 yılında düzenlenen ADF’ye 17 devlet başkanı, 80 bakanın katıldığını, yaklaşık 3 bin 300 katılımcının ağırlandığını kaydetti. .
Mart ayında düzenlenecek üçüncü Antalya Diplomasi Forumu’na şu ana kadar 21 devlet lideri ve hükümet liderinin katılımının teyit edildiğini belirten Keçeli, “59’u dışişleri bakanı olmak üzere 80’den fazla bakan Antalya’da olacak ve toplam sayı Katılımcı sayısının 4 bin civarında olması bekleniyor.” Bekliyoruz.” ifadelerini kullandı.
Keçeli, Türkiye’nin Afrika ve Latin Amerika’ya açılma politikasının önemli sonuçlar verdiğini, bu bölgelerden katılımın yüksek düzeyde olacağını belirtti.
İsrail’in Filistin’e saldırıları
Gazze’de yaşanan son gelişmeleri değerlendiren Keçeli, “Birincisi burada ateşkes ilan edilmeli, ikincisi Gazze’ye bir an önce insani yardım ulaştırılmalı, üçüncüsü Filistinlileri yerinden etmeye yönelik politikalara son verilmeli, dördüncüsü ise Filistinlilerin yerinden edilmesine yönelik politikalara son verilmelidir. Bu gerilimin bölgesel bir çatışmaya dönüşmesini engellemek istiyoruz.” söz konusu.
Keçeli, bunların öncelikli konularda çağrı ve diplomatik faaliyetler olduğunu, ikinci olarak orta ve uzun vadede Filistin-İsrail sorununda iki devletli çözüm ve kalıcı bir çözümün arzu edildiğini belirtti.
Gazze’de yaşananların artık tarif edilemez bir hal aldığına işaret eden Keçeli, “Büyük ihtimalle İsrail, uluslararası hukuk ve uluslararası insancıl hukuk açısından işlenmiş veya işlenmesi mümkün olan tüm suçları, eninde sonunda işlemiş olacaktır. bu işin sonu.” dedi.
Türkiye’nin şu ana kadar Gazze’ye 34 bin ton insani yardım ulaştırdığını belirten Keçeli, yaklaşık 7 bin 400 ton ve 32 ambulansın deniz ve hava yoluyla Mısır’a ulaştırıldığını, buradan da El-Ariş şehrine nakledildiğini, Gazze’ye gönderildi. belirtti.
Yardımların büyük oranda Gazze’ye ulaştığını kaydeden Keçeli, Mısır hükümetine bu konudaki yapıcı tutumundan dolayı şükranlarını sundu.
Gazze’ye verilen yardımın bir kısmının Birleşmiş Milletler Filistin Mülteciler için Yardım ve İş Ajansı (UNRWA) aracılığıyla sağlandığını belirterek şunları söyledi: “Un ihtiyacının yaklaşık yüzde 15’ini tedarik ediyoruz, bağışlıyoruz. Yaklaşık 26 ton un karşılık geliyor Bu yardımı biz de yapıyoruz, “Geçtiğimiz haftalarda Mersin Limanı’nda UNRWA’ya ulaştırmıştık.” şöyle konuştu:
Türkiye’nin UNRWA’ya her yıl düzenli olarak yardım yaptığını hatırlatan Keçeli, şunları kaydetti:
“Özellikle UNRWA’nın yaşadığı zorluklar dikkate alındığında maddi katkı da bu yıl arttı. Ayrıca AFAD ve Türk Kızılayı, Mısır Kızılayı ortaklığıyla Gazze’ye her hafta yaklaşık 127 bin ton içme suyu gönderiyor. TİKA “Ayrıca hem Gazze’de hem de Batı Şeria’da çok iş var. Biliyorsunuz sayıları binlerce olduğu tahmin edilen bir grup Gazzeli işçi Batı Şeria’da mahsur kaldı. TİKA Gazzeli işçilere yardım ediyor.”
Keçeli, Türkiye Sağlık Bakanlığı’nın Gazze’deki hastaları tahliye ettiğini, bugün bazı hastaların getirileceğini, Gazzeli hasta ve refakatçilerinin Mısır üzerinden Türkiye’ye getirildiğini, hastanelerde tedavi gördüğünü, bu sabah itibarıyla 380 yaralının bulunduğunu vurguladı. ve 344 sahabe Türkiye’ye getirildi. .
Gazze’ye sahra hastanesi kurulmasının istendiğini belirten Keçeli, yaklaşık bir ay önce Dışişleri Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığı yetkililerinden oluşan bir heyetin Gazze’ye giderek bölgede araştırma yaptığına dikkat çekti.
Keçeli, kurulması planlanan sahra hastanesi için gerekli ekipmanların devredilmesi gerektiğini, bu konuda son aşamaya gelmek üzere olduğumuzun altını çizdi.
Gazze’deki Türk vatandaşlarının tahliyesi
Şu ana kadar 1.359 Türk, KKTC vatandaşı ve yakınlarının Gazze’den tahliye edildiğini belirten Keçeli, savaş koşullarında insanlara ulaşmanın zorluğuna değinerek, Türkiye’nin bu konuda elinden geleni yaptığını söyledi.
Keçeli, “Şu anda tahliye işlemlerini takip ettiğimiz 1097 kişi var, bunların tamamı vatandaşımız değil.” Tahliye prosedürlerinin yerel makamlarla koordineli olarak takip edildiğini kaydetti.
Sözcü Keçeli, Türkiye-ABD ilişkilerine ilişkin soruya, “Diplomatik ilişkilerimizin düzeyinde ve Amerika ile diyaloğumuzun derinliğinde herhangi bir azalma olmadı. Öte yandan İsveç’in üyeliği ve F16 sürecinin tamamlanması” dedi. Bu iki ülkenin, iki müttefik ülkenin karşılıklı saygı ve karşılıklı çıkarlar temelinde birbirini sevdiği anlamına geliyor.” “Daha iyi anlaşıldığı için yeni bir fırsat penceresi sunması gerektiğini düşünüyoruz.” söz konusu
Keçeli, Türkiye’nin ABD’den beklentilerinin çok net olduğuna işaret ederek, “Amerika’nın PKK’nın Suriye’deki uzantılarıyla ilişkisini tamamen sonlandırmasını istiyoruz. Kamuoyuna verdiğimiz bu mesaj, kapalı kapılar ardında aynı şekilde verilmeye devam ediyor.” ” dedi.
Türkiye’nin bu soruna ittifak ruhu çerçevesinde yaklaştığını belirten Keçeli, “Ülkenin güvenliğini tehdit eden, başkentinde bomba patlatmaya çalışan, askerini, sivilini şehit eden bir terör örgütüne destek veremezsiniz. Saygılarımla, Amerika’dan beklentimiz çok net.” Bu kelimeyi kullandı.
Sözcü Keçeli, Türkiye’nin ABD’den beklentilerinden birinin de FETÖ terör örgütü sorununu ciddiye alması ve bu konuda adım atması olduğunu kaydetti.
ABD ile güncel konuları görüştüklerini belirten Keçeli, iki ülke arasındaki bağların terörle mücadele, ekonomik konular, savunma sanayi ve yatırımlar gibi alanlarda daha da güçlendirilebileceğini düşündüklerini ifade etti.
Bakan Fidan ile ABD’li mevkidaşı Antony Blinken’in sık sık görüştüğünün altını çizen Keçeli, ABD’nin Türkiye’nin hassasiyetlerine saygı duyması durumunda bağlantıların güçleneceğini vurguladı.
-“Refah’taki durum uluslararası hukuk açısından suç teşkil ediyor”
Uluslararası Adalet Divanı’nda (UAD) devam eden iki süreç olduğunu hatırlatan Keçeli, bunlardan birinin Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun 2013’te aldığı kararla İsrail’in “işgal altındaki topraklardaki” eylemleri hakkında UAD’den görüş istemek olduğunu söyledi. 2022 ve Türkiye’nin buna katkısı oldu.
UAD’de devam eden ikinci sürecin Güney Afrika’nın İsrail’e açtığı dava olduğunu belirten Keçeli, “Bu davaya desteğimizi zaten en üst düzeyde ifade etmiştik.” söz konusu.
Keçeli, UAD’nin “İsrail’in operasyonlarının durdurulmasına yönelik ihtiyati tedbir kararını” doğru bulduklarının altını çizerek, kararın uygulanması gerektiğini ve çok değerli olduğunu belirtti.
Keçeli, İsrail hakkında alınan uluslararası kararların sahadaki durumu değiştirmediğini, Refah’taki gelişmelerden rahatsız olduklarını belirtti. Keçeli şöyle devam etti:
“Refah’taki gelişmelerden biz de son derece rahatsızız. Refah’ta yaşananlar, İsrail’in Gazze halkına yönelik zulmünün kategorik olarak yerinden edilme noktasına geldiğini gösteriyor. Başta da söylediğim gibi bu, uluslararası hukuk açısından bir hatadır ve bu durum, uluslararası insancıl hukuk. Bir dakikanızı ayırın, önce bunun durması gerekiyor.”
Keçeli, Bakan Fidan’ın İsrail-Filistin sorununun çözümüne yönelik “garantörlük” kavramını hatırlatmasının dünyada ilgiyle karşılandığını kaydetti.
(Devam edecek)